Duygusal dayanıklılık, hayatın inişlerinde ve çıkışlarında ayakta kalmayı sağlayan güçtür. İsmet İnönü ve Winston Churchill gibi tarihi figürler, bu dayanıklılığın sadece bir kişinin değil, bir ulusun kaderini değiştirebileceğini
Son günlerde en sık duyduğumuz konulardan biri, çocukların ve gençlerin eğitim hayatlarında açılan bir buçuk yıllık gediktir. Bu süre hayat üzerinde gerçekten önemli bir boşluk yaratacak mı? Yaşanmış
Başarı idealize edilmiş bir kavram olarak hayatın her alanında karşımıza çıkıyor. İnsanlar büyük çoğunlukla kendilerini başarılı hissedecekleri özel bir formülün peşinde. Bu yazıda başarı kavramı alışılmış “kestirme yol”
Evden çalışmak birçoklarına yolda geçen zamanı aile, dinlenme ve kişisel ilgiler için kullanmak adına, çok iyi ve rahatlatıcı bir imkan gibi gelir. Covid-19 nedeniyle birçok işyerinde hayata geçirilmesi
İki kuşak öncesine kadar anne ve babalarının büyük çoğunluğu “çocuklarını nasıl başarılı yapabilecekleri” konusunda kitaplar okumadan, görüşleri birbirleriyle çelişen uzmanlara kulak kesilmeden sağlıklı çocuklar yetiştirdiler. Buna karşılık günümüzde
Fırtınalı havada gemiyi limana güvenle ulaştırmaktan kaptan sorumludur. İş hayatı için de durum farklı değildir. İş hayatında, sivil toplum örgütlerinde, spor kulüplerinde veya siyasette kurumların kaderi liderlerine bağlıdır.
Bu yazıyı spor psikolojisi alanında Dünya’nın en saygın isimlerinden biri olan Bill Beswick’in “Odak Noktamız Futbol” kitabının Remzi Kitabevi’nden yayınlanan Türkçe basımına sunuş olarak yazdım. Bu kitap sadece
Psikoloji bilmeyen ve psikoloji üzerinden para ve ün kazanmaya çalışanların, kullanıma soktukları sahte mesajlardan biri “hayallerin peşinden gitmek”tir. Bu kişilere göre, başarılı insanların hepsi işe önce hayal ederek
Bizim “ekonomik psikolojisi” adını verdiğimiz, özgün adı “davranışsal finans” (behavioral finance) olan disiplin kaynağını beyinle ilgili çalışmalardan alır. “Nöroekonomi” (neuroeconomics) adı da verilen bu yeni disiplin, “sinirbilimi” (neuroscience),