Yenişafak Gazetesinde Acar Baltaş
|Parmak izi kadar özel
Düşünürken sistematik hatalara düşebiliyoruz. Çünkü beynimizin yapısı ve duygular ımız mutlaka her kararımızı etkiliyor. Temelinde sezgilerimizin rolü büyük olduğu için, mantık yerine duygular hayatımızın hemen her aşamasında başrolde. Bu nedenle, aldığımız kararlar, aslında parmak izi kadar özel…
Bazı insanlar düşünürken hata yaparlar ve bunun sonucunda da hatalı karar verirler. Acaba hatalı karar almamak için duygular mı, mantık mı ön planda olmalı? Ya da ikisini dengeli kullanmak mümkün mü? Ya da iç sesi mi dinlenmeli? Zaman zaman aklımızdan bu sorular geçer. Peki, duygular ve kararlar birbirini nasıl etkiler? Konuyu Psikolog Acar Baltaş ile konuştuk.
“İyi karar vermek öğretilemiyor, ancak kişi bunu kendi kendine öğrenebiliyor” diyen Prof. Dr. Baltaş “hemen hemen orta derecedeki tüm kararlarımızın duygular tarafından yönlendirildiğini” söylüyor ve devam ediyor:
“Beyinde duygularla ilgili bölümü zedelenen kişi bir mönüden yemek seçerken de, bir eşyayı bir yerden bir yere koymak gibi bazı basit kararları verirken de zorlanırlar. Bu da aslında kararların, temelinde duygular aracılığı ile alındığının bir göstergesi.”
Duygu çoksa karar yok
Kendi karar sürecinizi tanırsanız nerede hata yaptığınızı daha iyi bilirsiniz ve düzeltirsiniz, diyen Prof. Dr. Acar Baltaş, insanların en yanlış karar verdikleri zamanlar hakkındaysa şunları söylüyor:
“İnsanlar en çok duyguları yoğunken karar aldıklarında hata yaparlar. İnsanlar çok üzüldüğünde, sevindiğinde ve büyük fırsatlarla karşılaştıklarında sistematik hata yaparlar ve genelde bu durumlar doğru karar almalarına engel olur.”
İç sese ne zaman kulak verelim?
Prof. Dr. Baltaş, iç sesi dinlemenin de karar alma sonrasında felakete götürebilecek en kestirme yol olduğuna dikkat çekiyor ve devam ediyor:
“Yememeniz gereken ya da yapmamanız gereken bir şeyi yapmak sizi haz dünyasına sürükler. Genelde kısa süreli hazların arkasından da yüksek bedeller ödenir.”
Peki iç ses ne zaman dinlenmelidir? Bu konuda da Prof. Dr. Baltaş şunu öneriyor:
“Uzman ve usta olduğunuz ve sürekli karar verdiğiniz bir konuda kararsız kaldığınızda iç sesi dinleyin.”
Karar zamanlaması
*Çok sevinçli, üzüntülü ya da heyecanlı olduğunuzda karar almaktan çekinin.
*Önünüze sunulan “şimdi al sonra öde” gibi tüketim durumlarında gene sizin ödeyeceğinizi unutmayın.
*Yanında beyin görüntüsü olan her şeyden uzak durun. Çünkü bilmediğiniz bir alanda sizi yönlendirecek bir imgedir.
Hayattan alacaklı olmayın Hayata borçlanın
Çocukları yetiştirirken masalarda sadece ve sadece çocuğun okul, dershane ve spor başarısının konuşulmaması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Baltaş, “Başarı, meslek ve statünün güç ve itibar kazandıracağı ve bunların da insanları mutlu edeceği düşünülür. Fakat bunlar yanıltıcıdır” diyor ve devam ediyor: “Sofralarda çocuklara kime iyilik ettin, kimin başarılı olmasına katkıda bulundun, kendinden daha az şanslı olan insanlara yardımcı oldun mu, onlara merhametle yaklaştın mı.. gibi konular konuşulursa, insanlar huzurlu olurlar, hayata borçlanırlar ve daha doğru kararlar alabilirler. Aksi tutumlar insanların hep hayattan alacaklı olmasına neden olur, bu da huzursuzluk ve yanlış kararlar alınmasının yolunu açar.”
Yenişafak Gazetesi için lütfen buraya tıklayınız.